“Kiraları da fiyatları da biz hal yoluna koyarız”

“Kiraları da fiyatları da biz hal yoluna koyarız”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Trakya turunda. Erdoğan ilk olarak Kırklareli’de konuştu. Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Biz CHP’ye, İP’e vatanımızı böldürtmeyeceğiz. Nice badirenin üstesinden böyle geldik ve bunlara fırsat vermedik. 14 Mayıs’ta da aynısını başaracağız. Bizi Alevi-Sünni, Türk-Kürt-Roman diye ayırmak isteyenlere, hayat tarzı üzerinden bölmeye çalışanlara müsaade etmeyeceğiz.

85 milyonun tamamı arasındaki komşuluk hukukunu, vatandaşlık bağlarının zedelenmesine rıza göstermeyeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nı sizlerle omuz omuza inşa edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye’nin kapılarını sizlerle aralayacağız.

Ne diyorlar, Öcalan’ın cezaevi kapısını kıracaklarmış. Ne diyorlar, Selo’yu cezaevinden çıkaracaklarmış. Bu Selo ne yaptı, Diyarbakır’da bizim Kürt kardeşlerimizi 51 tane öldürdüler. Bunun için 14 Mayıs çok önemli.

“KIRKLARELİ’NİN BİZDEKİ YERİ AYRI”

Kırklareli’nin benim siyasi hayatımda farklı yeri var. Okuduğumuz bir şiir yüzünden cezalandırıldığımda Kırklareli bizi Pınarhisar’da misafir etti. O kara günleri hiçbir zaman unutmadık. Yüzbinlerin bizleri Pınarhisar Cezaevi’ne yolcu ederken döktüğü gözyaşını unutmadık. Pınarhisar’da haksız şekilde tutulduğumuz o günleri tefekkürler, istişare ile geçen bir okul olarak gördük. Darbecilerin milletimizle bağımızı koparmak için attıkları zindan yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Partimizin ufkunu burada çizdik. Türkiye ile hayallerimizi burada şekillendirdik.

“SABOTAJ SİYASETİNE TESLİM OLMADIK”

Milletimizin ayağına vurulan vesayet zincirlerini, kaos, kriz prangalarını parçaladık. Türkiye’yi her alanda başarıdan başarıya koşturduk.

Bürokratik oligarşinin takoz koyduğu, muhalefetin engel çıkardığı projelerimizi saymaya kalksak bitiremeyiz. Biz bu sabotaj siyasetine teslim olmadık. Bundan sonra da aynı şekilde yolumuza devam edeceğiz.

Hedeflerimize ulaşmak için daha çok koşacağız. Pazar gününe kadar 6 gün kaldı. Seçim dönemleri kimi için bol keseden boş vaat dağıtma dönemidir. Doğruluğuna yanlışlığına bakmadan seçtikleri vaatleri sağa sola savururlar. Çiftçiye bedava traktör dediler. Size bedava traktör geldi mi? Suyu, elektriği, ulaşımı ücretsiz yapacağız dediler, oldu mu? Seçim bittikten sonra vaat bohçasının ağzını bağlayıp sandığa koyuyorlar. Bu eski Türkiye’nin siyasetçi modelidir.

Biz 2002’de bu siyaset anlayışına son verdik. Seçim meydanlarında ne diyorsak göreve gelince hayata geçirdik.

“ONLARDAN SANA YAR OLMAZ”

Bay bay Kemal sen Londra’daki tefecilere git avucunu yalayacaksın. Onlardan sana yar olmaz. Ama sen zaten seçim kazanamayacaksın ki. Sen ciddi manada zavallısın. Bunlar esrarkeş, eroinkeş; bundan kazanım eden tefeciler. Kendi kaynaklarımızı kullanacak, kimseye el açmadan toplumun refahını artıracağız. Çanakkale Köprüsü’nü onlardan aldığımız parayla mı yaptık?

Kira meselesini de, çarşı pazarda aşırı fiyat artışını da hal yoluna biz koyarız.

Bunlar Kürt kardeşlerimizi de istismar ediyorlar. Sandıkta bunların işini bitirmemiz lazım. Kendi seçmenlerine tıpış tıpış oy vereceksiniz dedikleri aday bu.”