EYT düzenlemesi: İşveren de ‘kolaylık’ istiyor

EYT düzenlemesi: İşveren de ‘kolaylık’ istiyor

Kamuoyunda Emeklilikte Yaşa Takılanlar olarak adlandırılan emeklilik yaşı düzenlemesi, aralık ayı içinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) gelecek. Yaklaşık 5 milyon kişiyi kapsayacak düzenleme hem çalışanlar hem de işverenler için şu sıralarda gündemin en önemli başlıkları arasında. İşveren cephesinde ise kıdem tazminatı yükü ve nitelikli istihdam kaybı endişeleri yüksek.

Dünya’dan Merve Yiğitcan’ın haberine göre, işverenler 2023 yılında asgari ücret artışına bağlı olarak, emekli olacaklara yapılacak yüklü kıdem tazminatı ödemelerinin işletmelerin finansman ihtiyacını artıracağını düşünüyor. Aynı zamanda EYT yasalaştığında firma bazında değişmekle birlikte işgücü kaybının ortalama yüzde 20 seviyelerinde olacağını düşünen işverenler, en çok da işletmelerde 45-55 yaş kuşağında en yetkin gruptaki kıdemli ve nitelikli işgücü kaybının ortaya çıkaracağı sorunlardan kaygılı.

SİGORTA PRİM ORANLARININ YÜKSELTİLMESİ BEKLENİYOR

Sosyal Güvenlik Sistemi açığının azaltılması için önümüzdeki dönemlerde sigorta prim oranlarının yükseltilmesinin gündeme geleceğini düşünen bazı işverenler, emekli olanların istihdamının devam etmesi durumunda sosyal güvenlik destekleme prim oranı yüksek olduğu için işletmelerin prim yükünün de artabileceğine işaret ediyor.

TİSK, BAKANLIĞA RAPOR SUNDU

İş dünyasının EYT kaygılarını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu da (TİSK) gündeme taşıdı. Bir basın açıklaması yapan TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, beklentilerin karşılanması yanında işverene ciddi yükler getirmeyecek bir düzenleme yapılmasını istediklerini açıkladı. TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol, EYT düzenlemesinin etkilerini somut bulgularla ve verilerle inceleyen, çözüm önerilerini de içeren bir rapor hazırladıklarını belirterek, TİSK’in çalışanların refahını öncelediğini bu yaklaşımla EYT düzenlemesini de desteklediklerini bildirdi. Akkol, “Bu konuda birçok temasta bulunduk ve çalışmamızı Bakanlığımız ile de paylaştık. Tüm tarafl arın konudan beklentilerini karşılayacak, bir tarafın beklentilerini karşılarken diğer tarafa ciddi yükler getirmeyecek şekilde tasarlanmış ideal bir çözümün üretileceğine olan inancımız tam. Düzenlemenin ideal bir yöntemle devreye alınmasının kamu, işçi ve işveren için kıymetli bir gelişme olacağını düşünüyoruz” dedi.

PATRONLAR TEŞVİK İSTİYOR

İşveren tarafının EYT düzenlemesinin nitelikli iş gücü kaybı ve başta kıdem tazminatı yükü olmak üzere işverene ek maliyetleri gözetecek bir düzenleme beklediğini vurgulayan Akkol, olası düzenlemenin işgücü piyasasındaki dengeler açısından kritik önemde olduğunu ifade etti. EYT düzenlemesinin küresel rekabetçiliği de etkileyecek, yıllara yayılabilecek etkilerin söz konusu olduğunu vurgulayan Akkol, kıdem tazminatı yükünün yönetilmesini önemli bulduklarını vurgulayarak, “Emekli olup çalışmaya devam edecek çalışma arkadaşlarımız için ise sosyal güvenlik destek primlerindeki işveren maliyetleri artışı kaynaklı uzun vadeli maliyet etkileri ortaya çıkabilir” uyarısında bulundu. Akkol, bu maliyet yükünün teşvik ve kolaylıklarla hafifletilmesini istediklerini vurguladı.

SEKTÖR TEMSİLCİLERİ NE DİYOR?

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Başkanı Memiş Kütükçü: EYT ile ilgili kamuoyunda önemli bir beklenti oluştuğu ancak buradaki düzenlemelerin iş gücü ve istihdam piyasasını da gözeterek yapılması çok önemli. EYT uygulamasının hayata geçmesi halinde işletmelerimiz hem nitelikli insan kaynağı açısından hem de kıdem tazminatı açısından farklı bir tabloyla karşılaşabilir. Burada özellikle işletmelerimizde oluşacak kıdem tazminatı yükü, işletmelerimizi finansal açıdan zorlayacak bir noktaya gelmemeli. Enerji hammadde, iş gücü gibi alanlarda artan maliyetlerden dolayı, işletme sermayelerinde erime yaşayan firmalarımızın EYT’den dolayı oluşabilecek kıdem tazminatı yükü çeşitli teşvik ve desteklerle mutlaka hafifl etilmeli.

“YENİ YILDAN ÖNCE FORMÜL GETİRİLMELİ”

TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektörü Meclis Başkanı Şeref Fayat: Firmalar bazında farklılık göstermekle birlikte kıdem tazminatı yükü çok fazla olacak. Firmaların nakit akışını yönetmekte zorlandığı, finansmana ulaşmak noktasında çok ciddi sorun yaşadığı bir dönemde böyle bir yükün gelmesi işletmelerde ciddi mağduriyet yaratabilir. Hükümetimizin bununla ilgili de bir düzenleme yapacağını düşünüyorum. Bunun nasıl ödeneceği ile ilgili bir opsiyon olmalı. Aralıkta bu konuda bir ödeme formülü getirilmezse, tazminatı aralıkta ödeyemeyenler için yeni yılda daha yüklü bir faturayı finanse etmek gerekebilir. Çünkü bir sonraki yıl yeni değerlendirmelerle hesaplanacak kıdem tazminatı. Yani asgari ücret zammına bağlı olarak kıdemde de artış olacak. Örnek olarak 31 Aralık’ta tazminat yükü 100 milyon TL ise bu 1 Ocak’ta 150 milyon TL’ye hatta daha yukarı bile çıkabilir. Dolayısıyla erken vakitte bir düzenleme açıklanıp şirketlerin seçeneklerinin ne olduğunu bilmesi önemli.

EYT’DE 4 KRİTİK SORU

EYT kapsamına kimler giriyor?

1999 yılında yürürlükte olan 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa 4447 sayılı Kanunla eklenen geçici 81’inci maddenin (B) bendi ile 8 Eylül 1999’dan önce sigortalı olanların emekliliği hak etme koşulları değiştirildi. Bu tarihten sonra emekliliğe hak kazanmak için sigortalılık süresi ve prim gün sayısının yanında, yaş koşulu da aranmaya başlandı. Değişiklikten önce, emekliliğe hak kazanabilmek için sigortalılık süresi ve prim gün sayısındaki koşulların karşılanması yetiyordu. Değişiklik öncesinde kadınlarda 20, erkeklerde ise 25 yıl sigortalılık süresi ve 5000 gün koşulunu yerine getirenler emekli olabiliyordu. 8 Eylül 1999 öncesi sigorta girişi olanlar “emeklilikte yaşa takılanlar” (EYT) kapsamına giriyor. Emeklilikte yaşa takılanlar, emeklilik koşullarında 1999’da yapılan değişikliğin geçmişe dönük uygulanmasına son verilmesini, yaş şartı aranmadan, sigortalılık süresi ve prim günü koşullarını sağlayıp emekli olmayı talep ediyor. Bu kapsama giren 4 milyon kişinin bulunduğu belirtiliyor.

Primi eksik olanlar ne yapacak?

EYT kapsamına girenlerin prim eksiği varsa bunu birkaç yolda tamamlama imkanı bulunuyor. Erkekler için askerlik, kadınlar için doğum borçlanması primlerin tamamlanması için iki seçenek olarak öne çıkıyor.

Sigortalılık süresi bitmeyenlerin durumu ne olacak?

Primini doldurup sigortalılık süresini tamamlamayanların bu süreyi beklemesi gerekecek. Düzenleme 8 Eylül 1999 öncesini kapsadığı için 8 Eylül 2024’e kadar tüm EYT’lilerin sigortalılık süresi tamamlanmış olacak.
<strong>
EYT’li olanlar emekli olmak zorunda mı?</strong>

İş Kanunu’na göre, emeklilik nedeniyle iş sözleşmesini sonlandırma hakkı çalışana ait. İşveren, bir çalışanı zorla emekli edemiyor.