Fed’in son faiz artışı sinyali karamsarlığa neden oldu

Fed’in son faiz artışı sinyali karamsarlığa neden oldu

ABD Merkez Bankası (Fed), beklentilere paralel olarak faizi 25 baz puan daha artırarak yüzde 5-5,25 aralığına yükseltmişti. Bu oran, son 16 yılın en yüksek faizi olarak kayıtlara geçti.

Yükselen enflasyon nedeniyle 2022 Mart ayında faiz artırımlarına başlayan Fed, son 3 toplantıda faiz artış hızını yavaşlatmış ve 25’er baz puanlık artışlarla yola devam etmişti. Ancak piyasalarda Fed’in artış döngüsüne ara verebileceği beklentisi arttı.

Fed Başkanı Jerome Powell ise kararın ardından yaptığı açıklamada, “Bugün faiz artırımlarını durdurma konusunda bir karar alınmadı. Sıkılaşma adımlarına ilişkin cümleyi karar metinden çıkardık. Faiz artırımlarının durup durmayacağı sorusunun yanıtını haziran toplantısında alacaksınız” demişti.

BEKLENTİLER ÖNCEKİ DÖNGÜLERDEN NEGATİF AYRIŞIYOR

Eğer piyasaların öngörüsüne uygun olarak çeyrek puanlık faiz artırımı, ABD’deki döngünün zirvesini işaret ediyorsa, riskli varlıklar için beklentiler kasvetli görünüyor.

Önceki sıkılaşma döngülerinin aksine beklentiler son faiz artırımının hisse senetleri ve riskli kredilerdeki rallileri tetikleyeceği yönünde. Bu beklentinin oluşmasında ise Fed’in Temmuz ayında bile faiz indirime gidebilme ihtimali etkili oluyor.

Fed’in temmuz ayında faiz indirimine gitmesi halinde resesyon ihtimalleri güçleniyor. ABD’deki bölgesel bankaların düşük hisse senetleri ve şirket kâr tahminlerinin zayıf olması da eklenince görünüm daha karamsar hale geliyor.

BÜYÜK BANKALAR ENDEKSTE DÜŞÜŞ BEKLİYOR

ABD’de resesyon yaşanmasa bile, Goldman Sachs, Morgan Stanley ve UBS stratejistleri hisse senetlerini artıracak unsurların olmadığını düşünüyorlar.

UBS stratejisti Nadia Lovell konuya ilişkin “Tarihsel olarak yapacağınız şey, son zammı satın almaktır, çünkü normalde piyasanın rallisini oradan görürsünüz. Ancak şimdi hala yüksek olan bir enflasyon, bankacılık sistemi içinde endişeler ve bazı kırılganlık var. Bu sefer sonucun farklı olacağını düşünüyoruz” dedi.

Wall Street’in en büyük bankalarının beklentileri de benzer şekilde karamsar. Büyük bankalar, 500 büyük Amerikan şirketini kapsayan ve Amerikan hisse senedi piyasasının yaklaşık yüzde 75’ini oluşturan S&P 500 borsa endeksinin düşeceğini tahmin ediyor.

Buna göre Morgan Stanley S&P 500’ün yıl sonuna kadar 3 bin 900’e düşeceğini tahmin ederken, Goldman Sachs ise endeksin yılı 4 binden kapatacağını tahmin ediyor ve ikinci yarıda kazanç görmüyor. Bank of America stratejistleri ise yatırımcılara “son faiz artışını satın” tavsiyesi veriyor ve S&P 500’ün yıl sonunda 4,000 seviyesinde tamamlayacağını öngörüyor.

RİSKLER MEVCUT

Yine de bazı yatırımcılar, ABD hisse senetlerinin son yedi faiz artırma döngüsünün altısının döngü bittikten sonra ralli yapması ve sonraki altı ayda ortalama yüzde 13 kazanç sağlaması nedeniyle iyimser kalıyor.

Fakat Morgan Stanley Stratejisti Andrew Sheets, faiz artırımı döngüsünde son faiz artışından sonraki kötü performansın genellikle büyüme ve kazançlarda yaşanan keskin yavaşlama nedeniyle oluştuğunu belirterek bu risklerin şu anda olduğunu söyledi.

Morgan Stanley stratejistleri risklere karşın yatırımcılarına sabit getirili menkul kıymetleri öneriyor. 1984’ten bu yana her Fed duraklamasından sonra yüksek dereceli krediler kazanç kaydederek ortalama yüzde 9,6 getiri sağlasa da enflasyonun yüksek kalmaya devam etmesinin bu kârları baskı altında tutması bekleniyor.