Liberty’de hedef satın alma

ABD’li sigorta devi Liberty Mutual, 2006 yılı sonunda Şeker Sigorta’yı alarak girdiği Türkiye pazarında yeni fırsatlar gözlüyor. Liberty Sigorta Genel Müdürü Ragıp Yergin, “2013 yılı bizim için çok önemli bir yıl. Liberty Mutual’in her yıl ayırdığı 1.5 milyar dolarlık dünya geneline yönelik yatırım bütçesinden, bu yıl göstereceğimiz performans ile iyi bir pay alarak yıl sonu veya 2014 yılında yeni bir satın alma yapmayı planlıyoruz” dedi.
Liberty Sigorta Genel Müdürü Ragıp Yergin, DÜNYA ile şirketin hedeflerini ve sektöre yönelik beklentilerini paylaştı.
“Liberty olarak pazarda hız kesmeden büyüyeceğiz” diyen Yergin, 2012 yılında 161 milyon liralık prim üretimiyle kapattıklarını, 2012 Kasım sonu itibariyle elementer şirketler hayat dışı prim üretimi bazında yüzde 0.98 pazar payına sahip olduklarını söyledi.  Bu yıl 225 milyon TL prim üretimi hedeflediklerini ve 2014 yılında ise hedeflerinin yüzde 1.5-2 pazar payına ulaşmak olduğunu belirten Ragıp Yergin, “Liberty önce bir ülkeye giriyor, ayağını sağlam basıyor. Sisteminin iyi çalıştığını görüp ikinci adımı atıyor. Bu adım bir satın almadır. Bu satın alma 2013 yılındaki başarımızla hızlanabilir. Grubumuzun dünya genelinde yılda ayırdığı ve ilave onaya ihtiyaç olmadan ayırdığı 1.5 milyar dolar yatırım bütçesi bulunuyor. Türkiye’de buna talip ülke. İspanya’da 4 şirket. Portekiz’de de 2 şirketi satın alarak büyüyen bir şirketten bahsediyoruz. Hangi ülke başarısını ortaya koyarsa bu tutardan daha fazla pay alır. Bizimde hedefimiz bu bütçeden pay almaya çalışmak. İlk 6 ay bu yönden çok önemli. Bu performansımız bizi yıl sonuna doğru bu satın alma potasına sokabilir” şeklinde konuştu.2012 birçok gerçekleştiği bir yıldı.
Geride kalan yılı değerlendirmesini istediğimiz Ragıp Yergin, 2012 yılının kendileri açısından önemli bir yıl olduğunu belirterek şunları söyledi: “2012’de hedeflediğimiz hacme bire bir ulaştık. Gerek oto, gerek oto dışı ürünlerde. Sürpriz neyse dersek, trafik branşının biraz daha hasar priminin artmasını söyleyebilirim. Fakat bu tüm sektörü ilgilendiren bir konu. Bu şekliyle bakıldığında Liberty hedeflerine ulaştı ve 2013’e iyi bir giriş yapmış olduk. Öte yandan 2012 bizim için birçok şeyin gerçekleştiği bir yıldı. İlk adımda sistem değişikliğimiz oldu. Bunu en başa koyuyorum çünkü bizim 18 aylık bir projemizdi. Bizim 18 aylık projemizin bitişi Şubat 2012 oldu ve önemli bir geçişti bizim için. Özellikle memnun olduğumuz konu ise data sistem geçişlerimizi de çok iyi yönetmiş olmamız. 2012’nin ilk yarısı bitmeden sistemdeki tüm geçişi yaptık. Ardından marka lansmanımızı yaptık ve orada da seçtiğimiz slogan ve felsefeden çok memnunuz. Çünkü Liberty’nin dünya felsefesini yansıtıyor. Önlem alma. Bundan da çok önemli geri dönüşler aldık. Tüm bunlardan sonra artık kendimizi istediğimiz gibi pozisyonlaya bildik diye düşünüyoruz. Artık oto ve konut ürünleri olarak girdiğimiz pazarda geçtiğimiz haftada ise işyeri paketlerini devreye soktuk ve burada da iddialıyız. Burada süreç önemlidir. Orada hem müşterinin hangi tedbirleri aldığı güvenlik konusunda bilinçlendirmek önemlidir ve işi hızlı yapmak. Aklına gelmeyecek teminatları katarak yapmak.”Büyük adım için kendimizi hazırlıyoruz
2013 yılına yönelik hedeflerini sorduğumuz Ragıp Yergin, hedeflerinin bugünden belli olduğunu belirterek şunları söyledi; “2012 yılında yüzde 60’ın üstünde bir büyüme yaşadık. 2013’e  baktığımız zamanda yüzde 35 büyümeyi hedefliyoruz. Bu sefer doğal olarak oto dışının payı biraz daha artıyor olacak. Hedef müşteri grubumuz net, ürün çeşidi net, hazırlıklar sistem ve bütün eğitimler her şey tam. Böyle bakıldığında bizim için sadece uygulama kalıyor ki, orada da en çok güvendiğimiz konu, bölge teşkilatının başarılı olması ve oturmuş olması, hem de acentelerin tam anlamıyla oluşturulması olması. Bizim birinci hedef yüzde 2 pazar payına gelmek. Bu paya 2014’de ulaşmayı hedefliyoruz. 2014’te bu payla hedeflediğimiz dağılımla gelmek. Bu yıl dahil trend olarak buraya gittiğimizi gördüğümüz oranda, Türkiye’deki ikinci adımı atmak için daha güçlenmiş olacağız ve trendimiz sürekli olumlu gidiyor. Her yıl üzerine konan bir trendimiz var ve bu nedenle 2013 bizim için daha da heyecanlı. Biz istediklerimizi yaptığımız oranda satın alma öne çekilebilir. Bu bilinç tüm ekipte var. Biz daha büyük adım için kendimizi hazırlıyoruz. İçerdeki bütün kurgularda ona dönük.  Bu nedenle de keyifliyiz.”

Banka kanalını düşünmüyoruz
Sektördeki banka satış kanalına yönelik kendilerinin acente odaklı bir şirket olmaları nedeniyle banka kanalını düşünmediklerinin altını çizen Yergin, “Banka kanalı gündemimizde yok. Neden dersek gerçekten Liberty’nin dünyadaki örneklerine baktığımızda acente çok yaygın ve başarılı. Türkiye’nin ihtiyacından yola çıkarak bu yolda ilerliyoruz. Acente bizim için çok önemli rolde ve başarıya giden yoldur diye düşünüyoruz. Tabiî ki bankaların başarılı olduğu yerler var ama biz acentelerle başarıya ulaşacağımıza inanıyoruz” diye konuştu. 
Sektörde yaşanan rekabete değinen Yergin, rekabetin güzel bir şey olduğunu ve Türkiye’de rekabet için gerçek koşullar ve güzel bir ortam olduğunu da belirtti.
Yönetici değişiklikleri vizyonla ilgili
Sektörde 2012 yılında birçok yöneticinin görevden alınmasına yönelik değerlendirmelerini istediğimiz Ragıp Yergin, bu konunun yönetim kurullarının bakışı ile birebir bir durum olduğunu belirterek kısa vadeli plan yapan şirketlerin bu tür değişimleri her an yapabileceklerini söyledi. “Bu duruma yönetim kurulu vizyonu olarak ta bakmak lazım” diyen Yergin, “Bu yüzden yönetim kurulları sigortacılığı bilen, iş vizyonu olanlardan oluşmalı.  Bu ikisi olunca rakamları okumak, her türlü desteği oluşturmak farklı oluyor. Bu bizim işimize de yansıyor. Bugün belli yatırımlar yapmaktan çekinmiyoruz. Çünkü vizyon uzun, bu vizyonu gerçekleştirecek destekte almış oluyorsunuz” şeklinde konuştu.

Sektörümüz örnek gösterilecek bir noktada
Sohbetin sonunda sektöre yönelik yeni düzenlemeler gelip gelmeyeceğine yönelik beklentilerini sorduğumuz Yergin, ” 2007 yılında yasa geldi. Bunun üstünde yönetmelikler geldi. Yoğun bir dönem geçirdik. 2010’dan sonra daha oturduğumuzu söyleyebilirim.  Dünyada örnek gösterilecek bir noktadayız.  Şu anda sektöre baktığınızda birçok ülkeden çok daha iyi durumdayız, mevzuat olarak, düzenleyicinin sektörü sahiplenmesi olarak. Çok daha profesyonel yaklaşıyoruz. Son 6 ayda yapılan çalışmalarda da Hazine’nin göstermiş olduğu yaklaşım, açıklık, birlikte çalışmayı teşvik etmesi bunlar olumlu şeyler” dedi.

Karsızlığın nedeni iki başlıkta değerlendirilebilir
Sektördeki karsızlık konusunu değerlendirmesini istediğimiz Ragıp Yergin, bu durumun iki başlıkta değerlendirilebileceğini belirterek şunları söyledi, ” Bunlar sorunlu trafik branşı, diğeri de yangın branşı. Trafiğe baktığımız zaman problemin kaynağına inmek lazım. Memnuniyetle söyleyebilirim ki, son 6 ayda Türkiye Sigorta Birliği’nde yapılan çalışmalar problemin kaynağına inerek oldu. Umutluyum ve sektör yeni yapılanları sahiplendi ve birlik bunu çok ciddi ele alıyor. Hazine ve Sigorta Denetleme Kurulu’nun da büyük desteğiyle. Bu açıdan 2012 bir milat oldu. Sorunun özüne inmemiz anlamında milat oldu. Karsızlığın ikinci konusu da yangın branşı ve burada Türkiye’de geçen yıl endüstriyel risklerde çok ciddi hasar artışları oldu. Buradaki tespitte daha çok bizim ana felsefemiz olan tedbir alma ve doğru teknik poliçe ve fiyatlama kombinasyonlarına dönme ihtiyacı görüldü. Bu da bir milat olacakmış sinyalleri var. Artık şirketler bir tesise yaklaştığında hangi yangın tedbirleri, sel tedbirleri ne gibi şeyler var ve buraya ne gibi tedbirler koyabiliriz  gibi daha çok sosyal düzenleyici gibi davranıyorlar. Bu da bir dönemdir.”

Uyarıda bulunmazsak Türkiye’nin varlığı azalır
Sigorta şirketleri olarak sosyal düzenleyici rolleri olduğunun altını çizen Ragıp Yergin şöyle konuştu; “Eğer biz artık iyi kötü ayrımı yapmaz ve uyarıda bulunmazsak, gittikçe Türkiye’nin varlığı azalır. Her iki konuda (trafik ve yangın) birinde işin özüne girmek, diğerinde işi hakkıyla yapmak anlamında 2012 yılının milat olduğunu düşünüyorum. 2007’den bu yana sektör çok şeffaf hale geldi. Bu şeffaflık bilanço ve sermaye yönetiminde çok iyi durumda. Buna eklenmesi gereken hasar süreçlerinde şeffaflık. Bu sektöre yönelik güven için bu çok önemli. Maddi tarafta 1 haftada saptar, 15 günde ödemek gibi, internetten takip gibi birçok konu üzerine çalışıyoruz. Bu da önemli bir gündem maddesi. Bunları yapmasak, bakıyoruz son 5 yılda sektöre güven değişmemiş. Bu kadar iyileştirme çabalarına rağmen güven artmıyorsa buralarda aramamız lazım. Ben bu konuların artık 2013’de önemli gündem maddeleri olmasından umutluyum.”

2012’de 83 milyon dolar sermaye getirdi
Liberty’nin Türkiye’ye çok güvendiğini belirten Ragıp Yergin, Liberty Mutual’in Haziran 2012’de 23 milyon dolar,  Aralık 2012’de de 60 milyon dolar Türkiye’ye sermaye transferi yaparak bunu gösterdiğinin altını çizdi. ” Satın almada 120 milyon dolar getirmiştik, üzerine 2012 yılında 83 milyon dolar getirdik” diyen Yergin sözlerini şöyle sürdürdü: ” Bunlar Türkiye’ye taahhüdün ve inancın sonucu. 2012 yılında gelen sermaye içinde 20 milyon doları sektördeki karsızlıktan kaynaklıdır. Ama Liberty şöyle bakıyor, evet, doğru, bu sektörün konusu. Sonuçta ortam bunu hazırladı. Bu ortam içinde biz iş yaparken zarar edebiliriz. Biz şöyle bir şirketiz, ortam piyasa böyleyse bunun yarattığı zararı kabul eder ama bunu düzeltmek için çaba da gösteririz.   Bu piyasada bu koşullarda faaliyet göstermek isteyenler bu sermayeleri koymak zorunda.”

Acentelerimize kurumsallaşmaları için yatırım yapıyoruz
Acentelerin kurumsallaşması ve markalarını yaratmaya yönelik bir çalışma başlattıkları bilgisini  paylaşan Ragıp Yergin, “Acentenin bu yolda ilerlemesi bizim için çok önemli ve önemsiyoruz. Acentelerimizin desteği ve ilgisi de bizi çok mutlu ediyor. Hep beraber balık tutmayı öğrenelim mantığı gibi bir durum.  Öte yandan biz Türkiye’de acentenin birkaç şirketle çalışması gerektiğine inanıyoruz. Bu şekilde olsa da acenteye yatırım yapılabileceğine inanıyoruz. Çoklu acente bu piyasanın gerçeği ve gereği. Acentelerimize güveniyoruz. Şu anda 725 acentemiz var ve bunu artırmak gibi bir hedefimiz yok” dedi.
Yakup Sayar/Dünya