Sigorta sektörü büyük bir depreme hazır mı?

Allianz Sigorta Üst Yöneticisi (CEO) Solmaz Altın, “Türkiye büyük bir depreme hazır mı?” denildi. Peki sigorta sektörü hazır mı? Bence sigorta sektörü hazır değil. Modellerimiz bunun için çalışıyor ve modellerimizin verdiği sinyaller açıkçası korkunç” dedi.

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından düzenlenen “Risk Yönetimi ve Sigortacılık” başlıklı panel gerçekleştirildi. 

Panelde konuşan Allianz Sigorta CEO’su Altın, sigorta bilincinin halen istenilen düzeye ulaşmadığını belirterek, sigorta şirketlerinin herhangi bir riski üzerine almadan önce azaltılması yönünde çalışma yapmadan riski kabul etmesinin kısa vadede kazançlı görünse de olası bir hasar durumunda kendisi, müşterisi, çalışanları adına büyük bir zararın ortaya çıkabileceğini kaydetti. 

Altın, “Türkiye büyük bir depreme hazır mı?” diye bir soru geldiğini ifade ederek, “Peki sigorta sektörü hazır mı? Bence sigorta sektörü hazır değil. Modellerimiz bunun için çalışıyor ve modellerimizin verdiği sinyaller açıkçası korkunç” dedi.

 Yapı Kredi Sigorta birleşmesine yönelik soru üzerine Altın, çalışmaların devam ettiğini anlatarak, “Bu birleşmenin insan kaynakları, bilişim teknolojileri, hukuk ve yönetsel açıları var. Yapı Kredi entegrasyonu birçok açıdan tamamlanmış durumdadır. İnsan kaynakları ve yönetsel açıdan tamamen birleşmiş durumdayız. Dijital dönüşüm projesine de imza atıyoruz. Entegrasyona nasıl ivme kazandırırız diye çalışıyoruz. Tek bina arayışımız var. Tek çatı altında toplanmak istiyoruz” diye konuştu. 

Altın, şu anki belirsizliklerden sektörün etkileneceğini aktararak, yılın ikinci yarısının sektör için hayırlı olmasını diledi.  

Efes Pilsen’de isim değişikliğine gidilmesine yönelik bir soru üzerine Anadolu Endüstri Holding Kurumsal Risk Yönetimi Kordinatörü Özlem Aykaç İğdelipınar, Efes Pilsen’in yılların spor markası olduğunu, ancak markanın alkolü çağrıştırması nedeniyle Anadolu Efes olarak isminin değiştiğini belirterek, “Bu isim geçişinde bir problem olmadı ama Rusya’da ve Türkiye’de yapılan alkol ile ilgili düzenlemelerin tabii ki Efes’in satışları üzerinde ciddi etkisi oldu” diye konuştu.

Rusya’daki düzenleme sağlıkla ilgili yapıldığını ifade eden İğdelipınar, bu gibi sorunların şirketlerin birçoğunun karşılaştığı bir durum olduğunu kaydetti.  

Küresel Risk Raporu tanıtıldı

Panelde “Dünya Ekonomi Forumu 2014 Küresel Risk Raporu”nun tanıtımı yapıldı. 

Dünya Ekonomi Forumu tarafından yayımlanan Küresel Risk Raporu, 2006’dan bu yana küresel risklerin analizlerini ve bu risklerin etkileşimlerinin olumsuz sonuçlarını sunuyor.

Küresel Risk Raporu’nun nihai amacı ülkelerin, işletmelerin ve insanların riskler karşısında hazırlıklı olmaları, riskleri azaltmaları ve risklere karşı direnç kazanmaları üzerine iş dünyası, hükümet ve sivil toplum arasında bir diyalog platformu oluşturuyor.

2014 Küresel Risk Raporu, gelecek 10 yıllık döneme yönelik 5 ana risk kategorisinde, 31 küresel riski hem gerçekleşme olasılığı hem de etki gücünü göre ölçümlemekte ve bu sayede hangi risklerin önceliklendirilmesi gerektiğine ışık tutuyor. Küresel riskleri etkin bir şekilde yönetebilmek ve etkilerine önleyebilmek için riskler arası karşılıklı bağlantılar daha iyi anlaşılması, ölçülmesi ve öngörülebilmesi gerekiyor.

Eğer küresel riskler etkin biçimde ele alınmazlarsa, bunların istenmeyen sosyal, ekonomik ve politik yan etkileri geniş kapsamlı olacak. Küresel Riskler 2014 Raporu, küresel risklerin nasıl bağlantılı olduğunun yanı sıra nasıl sistemik etkileri olduğunun da altını çiziyor. Önemli risklerin sistemik doğası, uygulamaların ve kurumların küresel anlamda koordinasyonunu, yerelde ise esnekliğini gerektiriyor.

En çok kaygı uyandıran risklerin mali krizler, yapısal yüksek işsizlik ve düşük istihdam, içme suyu krizleri olarak yer alan Küresel Risk Raporuna göre en yüksek etki ve olasılığa sahip riskler genellikle çevresel ve ekonomik riskler; aşırı hava olaylarının görülme sıklığı, su krizleri, şiddetli gelir adaletsizliği, yapısal yüksek işsizlik, gelişmiş ekonomilerde mali krizler olarak bulunuyor.

Küresel Risk Raporuna göre diğer risklerle en bağıntılı olan riskler makroekonomik riskler oluyor. Küresel Risk Raporuna göre kurumlara olan güven, liderlik eksikliği, cinsiyet eşitsizliği, yanlış veri yönetimi izlenmesi gereken eğilimler arasında bulunuyor.