Kurtarma masraflarında makul çözüm nedir?

Kurtarma masraflarında makul çözüm nedir?

Musa Günaydın / Sigorta Eksperi / musagunaydin@gmail.com- AKILLI YAŞAM

Varlıklarımızı, sorumluluklarımızı, sağlığımızı sigorta ettirirken elbette karşılaşabileceğimiz riskleri öngörerek poliçe düzenletiyoruz. Bir hasar anında da bu sigorta poliçemiz devreye giriyor.

Peki hasar anında sigorta ettirenin veya sigortalının sorumlulukları bulunmuyor mu?

TTK’da (Türk Ticaret Kanunu) bu konuyla ilgili “sigorta ettiren sigortasını yaptırmış olsa bile ihmalkâr davranmamalı, rizikonun doğmaması veya doğmuşsa da zararın artmasını önleyici her türlü tedbiri almalıdır” deniliyor.
Nakliyat sigortası genel şartlarında ise hasar anında “her türlü muhafaza tedbirlerini almaya veya aldırmaya, sigortalı şeylerin kurtarılmasına nezaret veya kurtarma işine bilfiil girişmeye veya başlamaya sigortalı mecburdur” deniliyor.

Kanun hükmü ve genel şartta belirtilen zararın artmasını önleyici her türlü tedbirin alınmasına sigortacılıkta “Dava Say” yani “Kurtarma” masrafları deniliyor. Sigortalı malı kurtarmaya veya hasarı azaltmaya yönelik çalışma yaparken bu konuda hizmet de alabiliyor.
Peki bunun bir şartı var mı?

Bu sorunun cevabını da yine TTK 1426’da buluyoruz. Bu maddede özetle, “yapılacak kurtarma masraflarında asıl olanın iyi niyet olduğu ve sigortacı tarafından karşılanacak kurtarma masraflarının her türlü masraf değil makul görülen masraflar” olduğu belirtiliyor. Yine bu maddede yapılan masraflar iyi niyetle yapılmışsa yapılan masrafların faydalı olup olmadığının bir önemi olmadığı belirtiliyor.

Peki makul ölçü nedir?

Prensip olarak makul ölçü, “hasarlı emtia için yapılacak kurtarma masrafının hasarın üzerine çıkmamasıdır” diyebiliriz. Ancak iyi niyet çerçevesinde yapılmak kaydıyla hasarın üzerine çıkan masraflar da olabiliyor.
Bu konuda bir örnek vermek gerekirse, kış mevsiminde Erzurum’a soğuk hava tertibatlı araçla yumurta taşırken kaza oluyor ve bu nedenle aracın soğuk hava tertibatı bozuluyor. Sürücü, fiziksel hasar bulunmayan ancak donma riski bulunan yumurtaları kendi imkanlarıyla temin ettiği iki adet araçla yakındaki bir soğuk hava deposuna tahliye ediyor. Yapılan kontrollerde yumurtalarda hasar tespit edilmiyor. Yani hasar sıfır. Ancak yapılan kurtarma masrafları 1.000 TL civarında. Durum böyle olunca, bu kurtarma işlemi maliyetinin makul ölçülerde ve iyi niyet çerçevesinde yapıldığı değerlendirilebilir.

Sorumluluk sigortalarında sigortacı sigorta limitiyle sorumlu. Emtia sigortalarında ise bu limit kurtarma faaliyeti kapsamında aşılabiliyor. Yukarıda verilen örnekte yapılan kurtarma faaliyetinin taşıyıcı sorumluluk sigortası kapsamında değil de mal sahibinin emtia sigortası kapsamında yaptığını varsayacak olursak, emtia tam zayi olsaydı dahi yapılan kurtarma çalışması masrafları sigorta tazminatına eklenecek ve sigorta bedelinin üzerinde bir tazminat ödenebilecekti.
Ancak şunu da hemen belirtmek gerekir ki, gerek kanunda gerekse sigorta genel şartlarında iyi niyetle yapılan kurtarma çalışmalarında makul ölçünün ne kadar olduğu hakkında herhangi bir kısıtlama bulunmuyor.