Metal fiyatları pandemi öncesi seviyelere çıktı

Metal fiyatları pandemi öncesi seviyelere çıktı

Bu yılın ilk yarısında etkili olan virüs tedbirleri endüstriyel metal talebini baskıladı. İlk olarak Çin’deki karantina tedbirlerinin darbe vurduğu fiyatlar tecrit önlemlerinin diğer gelişmekte olan ülkelere yayılmasıyla yılın dibini gördü. Sonrasında fiyatlarda çabuk bir toparlanma yaşandı. Londra Metal borsası (LME) endeksi yılbaşından bu yana yüzde 6’dan fazla yükseldi. Analistler metal piyasalarındaki çıkışın süreceği kanaatinde. Capital Economic, UBS, Commerzbank ve Standard and Chartered gibi finans kuruluşları bakır, alüminyum, çinko, kurşun, nikel ve kalay fiyatlarının 2021’de yükselmeye devam edeceğini tahmin ediyor.

Capital Economics analistleri, metal piyasaları için pozitif beklentilerini koruduklarını dile getirdikleri son raporlarında, fiyatların 2021 sonuna kadar güçlenmeye devam edeceğini öngördüler. Analistler iki faktöre dikkat çekiyorlar. İlki, Çin’de ekonomik faaliyetlerin yılsonuna kadar pandemi öncesine döneceği beklentisi. Ülkede kredi büyümesine dikkat çeken analistler, bunun endüstriyel metal piyasalarına olumlu yansıyacağı görüşünde.

İkincisi, riskli varlıklar için artan talep. Ekonomideki canlanmanın yanında ultra-gevşek para politikaları ve düşük tahvil faizleri metal fiyatlarını yükseltiyor.Dünya Gazetesi’nden Evrim Küçük’ün haberine göre, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) enflasyonu yüzde 2’nin üzerine çıkarmayı hedeflemesi tahvil getirilerini ve doları zayıflatarak metal piyasaları için pozitif beklentileri destekliyor. Capital Economics, mayıs ortasından bu yana düşüş eğilimindeki dolarda gerilemenin süreceği tahmininde bulunuyor. Tüm bunlara dayanarak metal fiyatlarının yılın geri kalanında ve önümüzdeki yıl yükseleceğini savunan Capital Economics’in yeni güncellediği tahminleri ise şöyle: “Bakır bu yılın sonunda 6.800, 2021 sonunda 7.000 doları test edebilir. Alüminyumda yılsonu beklentisi 1.800, 2021 sonu beklentisi ise 1.850 dolar. Çinko’nun bu yılı 2.550 dolar, gelecek yılı 2.600 dolardan bitirmesi bekleniyor. Kurşunun 2020’yi 1.950 ve 2021’i 2.000 dolardan tamamlaması bekleniyor. Nikel için beklenti 15.500 ve 16.000 dolarken, kalay için beklenti bu yılsonu için 18.500, önümüzdeki yıl için 19.000 dolar.

Commerzbank nikel ve kalayda sert yükseliş bekliyor

Alman Commerzbank da gelecek yıla ilişkin beklentilerini güncelledi. Buna göre banka alüminyum fiyatlarının bu yıl ortalama 1.675 dolar olmasını, gelecek yıl fiyatların 1.750 dolara yükselmesini bekliyor. Bakırda fiyatlardaki yükselişin süreceğini öngören Commerzbank bu yıl 6.000 dolar olarak tahmin ettiği ortalama bakır fiyatının, 2021’de 6.450 dolar olacağı tahmininde bulundu. Bankanın çinkoda bu yıl için beklentisi 2.225, 2021 için ise 2.375 dolar. Nikel fiyatında ise bankanın tahmini bu yıl için 13.600 dolar, gelecek yıl için 17.100 dolar. Commerzbank kurşun için 2020 ve 2021 beklentisini sırasıyla 1.825 ve 1.875 dolar, kalay için 16.800 ve 18.400 olarak açıkladı.

UBS’e göre bakır martta 7.100 doları görür

İsviçre merkezli finans kuruluşu UBS, gelecek yıl endüstriyel metallerin fiyatlarının yükselmeye devam edeceğini öngörüyor. UBS, kurşun fiyatlarının 2021 yılının ilk çeyreğinde 2.150 dolar olmasını bekliyor. Çinko fiyatları için Aralık 2020 tahminini 2400 dolardan 2.600 dolara getiren UBS, Mart 2021’de fiyatların 2.700 dolara yükseleceği tahmininde bulundu. Daha önceki beklenti 2.400 dolar/ton seviyesindeydi. Alüminyum fiyatlarında da revizyona giden UBS, Aralık 2020 fiyat tahminini 1.850 dolardan 1.900 dolara çıkardı. Mart 2021 için beklentisini 1.875 dolardan 1.925 dolara getirdi. UBS, en ciddi revizyonlardan birini de bakır fiyatı için yaptı. Bu yıl küresel bakır talebinin yüzde 4.3 daralacağını ancak gelecek yıl yüzde 4 artış göstereceğini öngören kuruluş, Mart 2021 için bakır fiyat tahminini ton başına 6.800 dolardan 7.100 dolara yükseltti.

Citi’ye göre bakırda 300 bin ton açık oluşacak

Citigroup da bakırın hızlı yükselmesini bekleyenlerden. Amerikan bankacılık grubu, bakırın ‘boğa eğiliminde’ olduğuna dikkat çekti. 2020 yılında büyük oranda dengeli bir bakır piyasası beklediğini bildiren Citi, 2021’de ise 300 bin tonluk açığın gelecek 6 ila 12 aylık dönemde fiyatların ton başına 8,000 dolar seviyesine çıkmasının şaşırtıcı olmayacağını düşünüyor. Citi, bu senaryonun gerçekleşme oranını yüzde 30 olarak görüyor. Standard and Chartered bakırda bu yıl 6.066 dolar olmasını beklediği ortalama fiyatın, gelecek yıl 6.428 dolar olacağı tahmininde bulundu.

Bakır iki yılın zirvesinde

Londra’da bakır fiyatları, Çin’de sanayi üretiminin fiyatları desteklemesi ile birlikte zemin kazanarak 2 yılın en yüksek seviyesini geçti. Londra Metal Borsası’nda (LME) 3 ay vadeli bakır kontratı, dün 6.877,50 dolar/ton ile Haziran 2018’den beri en yüksek seviyesine çıktı. Şanghay Vadeli İşlemler Borsası’nda bakır kontratı, % 0,8 artarak 52.420 yuan/tona (7.757 dolar) çıktı.

Londra Metal Borsası (LME) Endeksi yılbaşından bu yana yüzde 6.8 yükseldi. Altı temel metalin takip edildiği endekste en büyük ağırlık yüzde 48.2 ile alüminyumun. Bu metali yüzde 31.2 ile bakır, yüzde 14.8 ile çinko, yüzde 8.2 ile kurşun, yüzde 2 ile nikel ve yüzde 1 ile kalay izliyor. Bu hesaplama, küresel üretim hacmine ve son beş yıllık dönemdeki ortalama likit işlem göz önüne alınarak yapılıyor.

Metaller dolardaki düşüşten nemalanıyor

Analistlerin metal fiyatlarındaki yükseliş beklentisinde doların zayıflaması önemli bir rol oynuyor. Güçsüz dolar emtia piyasaları için iyi haber çünkü dolar birçok emtia için temel satın alma aracı. Türev piyasalarında emtia ürünleri dolar üzerinden fiyatlandığından, doların gerilemesi ürünlerin cazibesini artırıyor. Dolar endeksi yılbaşından bu yana yüzde 3.64 gerilerken, aynı dönem içinde LME Endeksi yüzde 6.7 yükseldi.

Yıla 6.100 dolar/ton civarından başlayan üç ay vadeli, bakır bu ay 6.800 dolarla yılın en yüksek seviyesini gördü. 2020 başında 14 bin dolardan satılan ve mart ayında 11 bin 192 dolara inen nikel eylül başında 15.600 dolara kadar yükseldi. Kalay da yıla 17.000 dolar civarında başlayıp sonrasında 13.385 dolara kadar indikten sonra şu sıralar 18.000 dolar civarından alıcı buluyor.

Fiyat artışlarından korunmak için hammadde ‘millileşmeli’

Küresel piyasalarda yaşanan fiyat artışları; alüminyum, bakır ve paslanmaz çelik gibi birçok üründe dışa bağımlı olan Türkiye’de finansman sorunları yaratabilir. Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçılar Birliği (IDDMIB) Yönetim Kurulu Başkanı Tahsin Öztiryaki, şu değerlendirmelerde bulundu: “Pandemi dönemi metal piyasalarında fiyatlarda dalgalanma endişesi doğurdu. İçeride ‘tecrit tedbirlerinden dolayı üretimin azalması sonucu fiyatlar yükselir mi yoksa talep azalır fiyatlar düşer mi?’ gibi endişeler oluştu. Ancak dünyada ve Türkiye’de hammadde kullanım oranı giderek artıyor.

Fiyatlarımızı gözden geçirmemiz gerebilir

Ekonomideki hareketlenme fiyatlara artış olarak yansıyor. Bu, Türkiye’de birim fiyatlarda artış ve finansman sorununu getirir. Ayrıca yurtdışındaki müşterilerimizle fiyatların yeniden masaya yatırılması gündeme gelebilir. Hammadde fiyatlarındaki artış, her ne kadar ihraç ürünlerinde satış fiyatlarını artıracak olsa da Türkiye’nin arzu etmediği bir gelişme. Pandemi sonrası stoklarını güçlendirmek için metal piyasalarındaki alımlarını artıran Çin’e hammadde satışımızda artış gözlemliyoruz. Yılbaşından bu yana Türkiye’nin Çin’e ihracatında yüzde 206 artış kaydedildi ve bunun içinde hammaddenin ağırlığı yükselmiş durumda. Ancak Türkiye’nin yapması gereken hammadde ve hurda satışından çok, katma değerli bitmiş ürün satışı gerçekleştirmek. Cevher üretimi teşvik edilmeli Türkiye alüminyum, bakır ve paslanmaz çelik gibi birçok üründe dışa bağımlı. Fiyat artışlarından korunmak için yurtdışına bağımlılığı azaltmak gerek. Bunun yolu da hammaddeyi kendimizin üretmemizden geçiyor. Devlet cevher üretimini teşvik etmeli, kendi hammaddemizi üretmeliyiz. Hammadde üretimi yerli olmalı, tabiri caizse ‘millileştirilmeli.’ Cevher üretimine ek olarak cevherden metal üretimi teşvik edilmeli. Özellikle bakırı da cevher olarak ihraç ediyoruz. Bunun metale dönüştürülebilmesi için izabe tesisi yatırımları gerekiyor.