Trafik kazalarını nasıl önleyeceğiz?

Trafik kazalarını nasıl önleyeceğiz?

Yazar/Fedai Toyran

Sürücülerimiz en çok hangi kusurları nedeniyle can ve mal kaybına yol açıyor. Kazalar sonucu binlerce ailenin yaşamı, kökten değişimlere uğruyor ve yaşamları çekilmez hale geliyor.
Aileler ve yakınları ağır yaşam koşullarının yanı sıra, kaza sonrası özellikle ölüm veya sakatlığın yarattığı, onarılamaz zararlarla yaşamda kalma savaşı vermek zorunda kalıyorlar.

Kusur unsurları açısından rakamlara baktığımızda, resmi veriler yaygın kanaatlerimizin çoğunun bir şehir efsanesi olduğunu bize gösteriyor. Bu veriler buna artık son vermelidir. Böylece hem bilinçlenmiş, hem de gerçeklerle yüzleşmiş olarak kazalara yol açan asli eylemler/eylemsizliklerden uzak durur, gerekli önlemleri alırız ve sevdiklerimizi üzmeyiz.

Ana Kusurlu Sürücüler

2021 yılında ölümlü yaralanmalı trafik kazasına neden olan toplam 224 bin 418 kusura bakıldığında kusurların: %87,1’inin sürücü, %8,2’sinin yaya, %2,6’sının taşıt, %1,8’inin yolcu ve %0,4’ünün yol kaynaklı olduğu görüldü.

Bu verilere göre kazaların, % 97 si insanların kusurlarından kaynaklanmaktadır.
Bu kusurların başında da, sürücü kusurları gelmektedir.

Kazaların Nedeni Olarak Öne Çıkan Sürücü Kusurları

Asıl ve en önemli sürücü kusuru olarak karşımıza,

1.%37,42 lik (tüm kusurlarda % 32,57) pay ile “ARAÇ HIZINI YOL, HAVA VE TRAFİĞİN GEREKTİRDİĞİ ŞARTLARA UYDURMAMAK” kusuru gelmektedir.
Hani kamu spotlarında yol uyarıları verilirken “…karayollarında trafik işaret ve işaretçilerine uyulması….” anonsu yapılır. İşte, bu uyarılara kulak asmayan sürücülerin “KURALLARA UYMAMA” tercihleri sonucu oluşan kusurlara bağlı kazalar bu başlıkta toplanıyor.

Örn: Yağmur başladığında, hız yağmurun şiddetine ve yolun özelliğine uygun olarak azaltılmalıdır. Hatta aracın güvenli bir yerde durdurulmasına kadar varan önlemler gereklidir.
Aynı biçimde viraj işaretleri ve hız azaltma uyarılarına uymayan araç, belki de 50 km hız ile gitse bile virajı alamayarak devrilmekte ve büyük acılara kapı açmaktadır.

2.Kazalara yol açan kusurlarda, gümüş madalya % 13.72 (tüm kusurlarda % 11.95) paya sahip olan “KAVŞAKLARDA GEÇİŞ ÖNCELİĞİNE UYMAMA” kusurundadır. Bu kusura bağlı kazalar, özelliği gereği genellikle ikili ve/veya çoklu araç kazalarıdır.

3.Bu sıralamada bronz madalya ise taşıt kusurları arasında % 8,09 (tüm kusurlarda % 7.04) payı olan, “MANEVRALARI DÜZENLEYEN GENEL ŞARTLARA UYMAMAK” kusurlarına aittir.

4.Kazalara yol açan kusurlarda, dördüncü sırayı alan sürücü kusuru ise % 7,02 (tüm kusurlarda % 6,11) paya sahip olan, “ARKADAN ÇARPMAK” kusuru gelmektedir. Bu kazalarda özellikle duble yol ve otoyollarda gerçekleştiğinde çok ölümcül veya yaşamsal sonuçlara yol açmaktadır. Özünde, yine ana kusur olan aracın hızının trafik ortamına göre ayarlanamaması ve yolun dikkatle gözlenmemesi gelmektedir.

Şimdi çoğumuzun aklına şu soru gelmiştir. “ALKOLLÜ ARAÇ KULLANMAK” kusuru nerede?

Alkole bağlı kusurların payı ne diye?

Soranlarımız olmuştur.

Evet, tabii ki bu kusura bağlı, ölümcül veya yaşamsal sonuçlara yol açan kazalarda oluyor. Ancak, hiç de sandığımız gibi bir kusur olarak öne çıkmıyor. Zira, bir çok farklı makam, eğitim ve deneyim sahibi insanlar konuştuğunda % 60’lar seviyesinde olduğu ifade edilmekte.

“Alkollü araç kullanmak” olarak belirtilen, sürücü kusuru ise % 1,07 (tüm kusurlarda % 0,94) paya sahiptir.

Yukarıdaki, şehir efsanelerine göre ise hani % 60 idi? Tabi insanlarımız bu öngörüde haksız değil. Ülkemizde trafik kontrol ve denetimleri, hız sınırlarının aşılması ve alkollü araç kullanma ağırlıklı olarak yapılıyor. En azından bize öyle yansıtılıyor.

Son zamanda emniyet kemeri, telefon kullanımı kontrolleri de var tabii. Ancak, ülkenin tamamına yakınına gitmiş, sıklıkla seyahat etmiş biri olarak ben hiç örneğin: lastik kontrolüne rastlamadım. Kış lastiği uygulaması başlayınca yapılan birkaç denetim dışında, genel olarak lastiklerin diş kalınlığının yeterliliği ve yol güvenliğini tehdit ederliğinin denetimine rastlamadım.

Yukarıdaki veriler ve gerçeklikler ışığında, trafik kazalarını ve özellikle ölümlü ve yaralanmalı kazaları azaltmamızın yolu tüm trafik işaret ve kurallarına tam uymaktan geçiyor. Kazalara neden olan kusurları doğru bilirsek, yani teşhisi doğru yapmalıyız. Kısa, orta ve uzun vadeli tedavi planımızı da ona göre yapmalıyız.
Gerçek anlamda vatanseverlik, yasa ve kurullara uymakla başlar. Ülkemizin birikimlerini önce korumak ve sonra da çoğaltmaya çalışmakla taçlanır. Hani derler ya “…. yarım doktor candan eder, yarım hoca dinden eder..” özdeyişimizde olduğu gibi, kurallara kısmen dahi olsa uymamak, bizleri ham canımızdan hem de malımızdan edecektir.
Doğru teşhis yoksa, doğru tedavi de gerçekleşmeyecektir.

Fedai Toyran Kimdir? .

Zile/Tokat da dünyaya gelen Fedai Toyran, Zile Ticaret lisesini derece ile bitirerek, 1983 yılında İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetim bölümünde başladığı lisans eğitimini 1987 yılında iyi derece ile tamamlamıştır. 1990 yılında, aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde “Avrupa Birliği ve Para-Banka(Finans)” alanında Yüksek Lisansını tamamlamıştır.“Bankaların İç Denetiminde Banka Teftiş Kurulları Ve Denetim Düzeninin Değerlendirilmesi” adlı yüksek lisans tezi alanında ilk tez olup, denetim ve iç denetim konusunda çalışma yapan bir çok akademisyen ve uygulamacı için referans olmuştur.

Banka, sigorta ve mücevherat sektörlerinde çalışan Sn. Toyran, iş yaşamına 1988 yıl başında bankacılık alanında Müfettiş olarak başlamıştır. Şubat1988-Kasım 2000 yılları arasında Şekerbank T.A.Ş., Sümerbank A.Ş. ve Etibank A.Ş.’de Müfettiş, Şube Müdürü, Bölüm Başkanı ve Koordinatör olarak çeşitli görevlerde bulunmuştur.
Altınbaş Holding’de Aralık 2000-Haziran 2004 yılları arasında (Mücevherat, Petrol Dağıtımı, Banka, Sigorta, İnşaat vb. alanlarda faaliyet göstermektedir) Genel Müdür, Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı, Pazarlama Direktörü olarak çalışmıştır.

Haziran 2004-Ekim 2020 yılları arasında Ana Sigorta A.Ş., Mapfre Sigorta A.Ş., Şeker Sigorta A.Ş. (Liberty Sigorta A.Ş.) ve SBN Sigorta A.Ş.’de satış, pazarlama, dağıtım kanalları, kurumsal iletişim ve halkla ilişkiler alanlarında Bölge Müdürü ve Direktör olarak görev yapmıştır.

Sn. Toyran, SBN(Şeker) Sigorta A.Ş. ve Ana Sigorta A.Ş.‘nin kuruluş sürecinde görev almış ve sektöre kazandırılmasına katkı sağlamıştır.

Fedai Toyran, Prive Sigorta A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Üyesi ve Kurucu Genel Müdürü olup; 2021 yılbaşından bu yana Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve 2020 yılından bu yana da Prive Holding A.Ş. de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaya devam etmektedir.

Sn. Toyran, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Mezunlar Derneği’nin kurucu divan başkanlığı, Ankara Şubesi kurucu başkanlığı yapmıştır. Devlet Denetim Elemanları Derneği’nde üye ve kurum temsilcisi olarak görev üstlenmiştir.